4/28/2010

23.00' ın geç bir vakit olduğu zamanlar


click to zoom
bugün bir şekilde öğlen 4'ten itibaren oyalanıp da projenin başına oturmayı erteleyebildiğim gibi günün sonuna doğru da kelimenin tam anlamıyla son vuruşu yaparak şampiyonlar ligi maçını izlemeye karar verdim. maçtan sonra çalışmaya başlayacaktım, anı içinde değerlendirirsek en mantıklısı oydu zaten. sonuçta maç oynanırken bir şekilde aklım ona takılacak bir türlü istediğim randımanı alamayacaktım. neyse maça doğru ekran karşına koyuldum ki, böyle maziye doğru uzun bir yolculuk yaptım. orta okuldayken galatasaray'ın da avrupa'daki süpersonik başarıları sayesinde futbolu çok seven erkek güruhuna dahil olmuştum. ama bir sorun vardı ki, şampiyonlar ligi maçları o zamanlar katiyen algılayamadığım bir saatte; 21.45'te başlıyor idi. ya maçı izleyip uykusuz kalmak vardı işin ucunda, ya da normal uykunu çekmek. göze alınamayan uykusuzluk süresine bakar mısınız? bu maç en kötü ihtimalle 24.00'a doğru bitecek, dişini fırçala anında uyu değil mi? en kötü ihtimalle yedi buçuk saat uyuyacaksın. yedi buçuk! orta okul zamanı devamsızlık diye bir kavram yoktu benim hayatımda. anne baba da öğretmen olunca, her gün okuldaydım. adeta devamsızlığın tadını bilmezdim. her gün de 7.30 gibi kaldırılır, kahvaltı edilir okula gidilirdi. hiç uykusuzluk çektiğimi hatırlamıyorum. kahvaltısız evden çıkamama kuralının etkisi çok önemliydi sanırım bu noktada.

diğer taraftan, diyelim maçı izlemeyi göze aldım; bu sefer de bir şekilde ekran karşısında sızdığım, sonrasında da gece 2-3 civarı uyanıp teleteks' ten skoru öğrenip devam ettiğim geceler yaşardım. özellikle heyecansız geçen deplasman maçlarında.. o zaman biz gençtik tabi. teleteks diye bir şey vardı. ileride de muhtemelen teleteks diye bir şey vardı diye anlatacağız çocuklarımıza. düşününce 10 yıl önce kullanılan bir şey şu an kullanınca bile garip geliyor.

yahu 11'den önce uyuyakalmak nedir? şimdi düşününce 11 ikindi gibi bir zaman dilimi. çocuklukla bunu mu kıyaslıyorsun sen şimdi diyebilirsiniz. evet arkadaşım kıyaslıyorum var mı? yatıyorum ülen. bu gece de 12'de yatıyorum. hem de hiçbir şey yapamadan. adeta bir arsız gibi, adeta bir yüzsüz gibi.

ben 23.00'ın geç kabul edildiği zamanları özledim.

0 confession: