2/07/2010

potpori döndü


-metro ile ilgili bir sürü düşünce içerisindeyim. bir çoğu da saçma olabilir. öncelikle metroda ayakta gidenler, oturanlardan önce inmelidir gibi tuhaf bir adalet anlayışım olması bazen gereksiz yere insanlara atar yapmama sebep oluyor. ama ben oturunca öyle yapmıyorum, gerçekten de ayaktakilere inme önceliği sunuyor gibi oluyorum. fakat bazen tabi ki ben de her insan gibi canavarlaşabildiğim için "ne öncelik tanıcam beeöö, oturduysam oturdum baane" iç sesi ile birlikte hoop atlayıveriyorum herkesin önüne. yaparım yaparım bu ülkenin düzenini ben mi koruyacağım. ( düz adam) böyle bir denge de olmayıversin efendim, sanki her şey tıkırında işlemekte de.. sonrasında da bence metro hala 4.levent-taksim arası işleyen metrodur. bu konuda yeniliğe açık olamayışım beni çok şaşırtıyor. katiyen uzantı olan kısımlara ısınamıyorum. bunda daha önce de değinmiş olduğum gibi ( eteklerini toplayıp diğer tarafa geçen metro), araç değiştirme hususunun etkisi olabilir, bilemem. bir de o altta kırmızı, üstte kırık diş rengi gibi olan metro iç düzenine aşırı alışmış bilinç altım da olabilir. bej tonlarını seviyor olmama rağmen, yeni kısımlar bana daha uzak geliyor. evet. 4.levent- taksim arası daha bizden. diğer kısımlar biraz daha jakoben, biraz daha burnu büyük. halbuki ben tadında burnu büyüklüğü de severim. insan azıcık kendinin farkında olacak. hafif ukelalık iyidir. mesela hülya avşar ukelalığı. fazlası zarar. ama sen metrosun, bana burnu büyüklük yapamazsın. ama koltukların rengi mavi mavi güzel şimdi allah için. ona bir şey diyemem. bir de şişhane tarafının istiklal çıkışı yok mu?! resmen çıkamayalım diye dolandırmışlar gibi. ben o kadar süre onun içinde kalırsam, içini ne kadar süslerseniz süsleyin sevmem o süsü. itü' ye arılar koyup sempatiklikler yapmaya çalışsanız bile sevmem. bitti.

-axess kartın casper bilgisayar hediye ettiği reklam yok mu.. her seferinde için için eleştiresim geliyor. o elif mutlu( karlı da olabilir bunun için beni mi kıracaksın) adlı kızın öss sonucunun böyle harf harf açılması, sonuçta sadece elif mutlu - tıp fakültesi yazması.. allahım reklamcılar ülkenizden bu kadar mı habersizsiniz. her yıl öss diye kızıl kıyamet kopuyor. ne olur orayı gerçekçi yapıverseniz. tıp fakültesi. hağ hağ. böyle türkiye sınırları içindeki tüm tıp fakülteleri onun. hepsi kucak açtı elif karlı geelll geelll gel! hele hediye olarak gelen casper' ın yalnızca dizüstü bilgisayardan ibaret olması, üstünde bir kurdelayla bir de.. tüm laptoplarımızı öyle aldık hepimiz zaten değil mi. kablosudur, klavuzudur asla olmadı. hele bilgisayar çantasından falan bahsetmiyorum bile. böyle koltuğumuzun altına sıkıştırdığımız gibi hoop çıktık tekno-marketlerden. gidin adam gibi reklamlar yapın ülen, yormayın beni böyle gereksiz detaylarla.

-dvd koleksiyonu yapmak süpersonikliğinin yanında; kültürel anlamda en yorucu aktivitelerden biri olabilir. asla sonu yok. asla yetinme yok. asla yetebilmek yok, maddi-manevi. ucu bucağı yok. hele ki bir yandan cd koleksiyonu da söz konusu ise, o insana hayat güzel olduğu kadar zor..

-beyaz show bitsin mi artık, bence bitsin. daha fazla bir şey diyesim yok bu konuda. beyaz kendine bir los angeles bileti alsın, okyanus karşısında bir ev kiralasın (şebo kafası). biraz kendini dinlesin, orijinallik adına çalışmalar yapsın. yazmayacağım dediğim halde bunlar çıktı valla.

-bulutsuzluk özlemi hakkında hiçbir şekilde güzellikler düşünemiyorum. yapacak bir şey yok. sadece politik olmak üzerine bir müzik duruşu olamaz. müziğin üstüne oturamadığı sürece, o sözler isterse mükemmel olsun tüm dünyayı kurtaracak mottolar taşısın nafile; ı-ıh yok cık olmuyor.

-izmir'i fetiş haline getirenlerin aksine, ben istanbul'u daha çok seviyorum ulen. bende mi sorun? inanılmaz derecede güzel bir lise hayatını izmir' in en güzel yerlerinden birinde ve okulunda (bence!) yaşamış olmama rağmen rahatlıkla söylüyorum. I love istanbul. uh-huh

-yarın okul mu? yok artık daha neler!

1 confession:

Betül Ç. | 9 Şubat 2010 00:14

izmiri fetiş haline getiren insanlar = antipatik insanlar = havalı insanlar

bulutsuzluk özlemi'nin şarkı sözleri de güzel değil ki anacım. ne dünyası ne kurtarması!?