
-hugo diyor ki, audrey tautou çok kibarlık taslayan züppe bir kızmış ( snob). burnundan kıl aldırmazmış. halka inmezmiş. kızım sen amelie' sin bir kere. şeker topağı gibi gezinmen lazım ortalıkta. hiç yakıştıramadım, hemen etkilendim bu etiketten. tüm fransa' yı tamamen amelie olarak gören zihniyetimin de direk ve sadece onu sorması bambaşka bir tat. yok yok arada zidane' ın attığı kafadan da bahsediyoruz. bu da olmadı ki. yok yok arada louvre müzesinden bahsediyoruz. evet.
-efendim,benim müzik zevkim değişir. çeşitlilik gösterir. yapacak bir şey yok. lise hayatım şebnem ferah ile geçti. çok aşk insanıymışım gibi aşk dolu sözlerinde coştum şebo' nun. anathema- alternative 4 albümünü hep ama hep dinleyeceğimi düşünüyordum. sonra üniversiteye geldim. içinde enstrüman olan hiçbir müziğe katlanamaz hale geldim. elektronik müzikle bozdum kafayı. radiohead' den idiotique ve björk' ten cover me oldu en sevdiğim şarkılar. sonra bir o arada madonna' nın coadf albümü düştü elime, bu kadar muntazam bir albüm daha önce hiç dinlememiştim diye düşündüm; ki hala öyledir, değişebileceğine de ihtimal vermiyorum. sonra bir ara uç karamsar elektronik şeylere sardım iyice. kuzey avrupaya uzandım. the knife'a, roisin murphy' e, röyksopp' a sardım. bu sırada her türlü ucuz haline rağmen, önyargısız bir insan olarak müziğindeki güzelliğe karşı koyamadım hande rocks dedim. sonra şantiye stajında deli gibi kopa kopa iyice piyasa şeylere sardım. coolum abi elektronik dinlerim çizgisinden (!?) saptım. öyle bir çizgi varmış gibi varsayalım. sonra, beyonce neler yapıyor öyle dedim. bir anda gaga pırtlayıverdi. hüzünle portishead' e, radiohead' e verdim kendimi. candan erçetin çok başka kadın dedim. ajda pekkan' a hep saygı duydum. sonuç mu, bunların hepsi yalan; ben aslında caz severim.
- nedir yani. insanlar sadece pink floyd ve beatles mı dinleyecek, ki ikisinin de önünde saygıyla eğilirim. (bu cümle karşısına mika' yı almaz. çok ama çok genel bir yaklaşımdır. mika, candır.)
- yanıma çok az eşya almak resmen benim seyahat hobim. olabildiğince minimal olmalı.
-o zaman roisin murphy' nin son bombası herkese gelsin. orally fixated
2 confession:
bariz karşına almışsın da hadi neyse:)
derdimi anlatabilmiş mi aciba?! B)
bu arada müzeyyen senar' ı unutmuşum diyor, kalbini çalma çabasına girişiyorum o zaman.
Yorum Gönder